Ninniler, Bebeklerimizin Sanatla İlk Buluşması
09:53
İnsanlar dünyaya konuşma yeteneği ile mi gelirler yoksa bu yeti sonradan mı kazanılır?
Burada yetenekten kasıt konuşmayı sağlayan kasların, öğrenmeyi sağlayan bilincin varlığı değil. Zira dilsiz bir insan da bir dili öğrenebilir. Konuşamasa da o dili okur veya işraretleriyle anlaşır. Veyahut zeka seviyesi düşük bir insanın da konuşabildiğine şahit olmuşuzdur.
Peki nedir bu konuşmamızı sağlayan şey?
İşte bu konu hakkında dilbilimciler tam olarak fikir birliğine varabilmiş değiller.
Kimisi bunu yöneten bir zihinsel organa sahip olduğumuzu, kimisi bir toplum içinde yaşadığımız için evrimsel bir dil öğrenme yeteneği geliştirdiğimizi, kimisi ise dilin sadece ezberlenmiş anlamlı sesler bütünü olduğunu savunuyor.
Öyle ya da böyle çocuklar ilk kelimelerini annelerinden babalarından öğreniyorlar.
Yapılan araştırmalara göre çok kelime bilen insanlar daha derin düşünme ve olaylara farklı açılardan bakabilme özelliği kazanıyorlar.
Çocuklarıyla çok konuşan ebeveynler onları farkında olmadan iyi düşünebilen insanlar olarak yetiştiriyorlar. Belki de ondandır ki zamanında bunu fark edenler; bir lisan bir insan iki lisan iki insan demişler.
İşte bu öğrenmeyi müzikle ve milli kültürle birleştirince ortaya çok boyutlu bir öğretme şekli çıkıyor ki, bunun faydalarını saymama gerek yok heralde. Bu öğretmenin en güzel örneklerinden biri ninniler...
Günümüzde bir çok kişinin gereksiz bulduğu hatta kimilerinin köylü adeti olarak nitelendirdiği bu muazzam eserler, sadece sesiyle bebeğini rahatlatmaya çalışan bir annenin mırıldanmasından ibaret değil!
Ninniler tıpkı şarkılar gibi türküler gibi makamlarla söylenmiş, içinde kültürümüzden çok değerli unsurlar barındıran ve bebeklerimizi ilk defa dilimizin ve müziğimizin kendine has özellikleriyle karşılaştıran sanat eserleridir.
Bebektir anlamaz demeyin. Çünkü insanlar dillerinin Retoriğini ya da eski ismiyle Belâgatını ya da Ritmini başka bir deyişle Telaffuzunu ilk altı ayda öğreniyorlar. Bu zamanlarda öğrendikleri bilgileri ise bir ömür boyu kullanıyorlar. Hatta bu bilgiler zihnimizde öyle yerleşik ki, bizim sonradan öğrendiğimiz dilleri aksanlı konuşmamıza sebep oluyorlar...
Velhasıl kelam; bebeklerinizi bu güzelliklerden mahrum etmeyiniz...
Hop hopun olsun oğlum
Gül topun olsun oğlum
Sıralı kavak dibinde
Toyluğun olsun oğlum
Atem tutem men seni
Şekere gatem men seni
Akşam baben gelende
Önüne atem men seni
Ev süpüre toz ede
Hamama gider naz ede
El ayağı kir içinde
Yıkamam diye naz ede
Atem tutem men seni
Şekere gatem men seni
Akşam baben gelende
Önüne atem men seni
0 yorum